7 Ocak 2021 Perşembe

ALEM DM - STUDİO KLİNİĞİ ALBÜM ANALİZİ


        Alem DM'in üçüncü albümü olan Studio Kliniği 2014'ün ekim ayında çıktı. İlk albümde olduğu gibi hareketli şarkılara ağırlık verilen albümde biri remix olmak üzere 12 parça var. Albümün ismi bu sefer bir şarkıdan alınmamış (Alem DM bu tercihi sonraki albümlerinde de sürdürdü.). Hiç düet parçaya yer verilmemiş olması da Studio Kliniği'ni ilk iki albümden ayıran bir özellik.

        1- “Deli Dediler”

        Albümün ilk şarkısı hareketli, orta düzey bir şarkı. İlk verse'te daha çok toplumsal mesajlar varken ikinci verse'te rap'e dair sözler de söylenmiş. Nakaratta çok ve derin düşünme hâlinin delilikle ilişkilendirilmesinden dert yanılmış. “Yeni bir sistem” tabiriyle, aynı maddi kaygılara ve benzer davranış kalıplarına sahip hazırcı ve tüketici bireylerin artmasına çalışılan sistem kastedilmiş. “Eksiler” tabiriyle de olumsuz birtakım düşünce ve davranışlar nitelenmiş (Albümde bu tabirin merkeze alındığı “Eksiler” isimli bir şarkı da var.). Müziğe gelecek olursak; dinleyiciyi çok rahat yakalayacak bir beat değil, ama bitiş kısmındaki değişimi iyi olmuş. Remix'in beat'i biraz daha cezbedici diyebiliriz.
5/10

        2- “Düzenin Sonu Yok”

        Alem DM'in ritmi ön planda tuttuğu bir şarkıyla devam ediyoruz. Şarkının müziği çok güzel, kelime seçiminde de ses benzerliklerinden geniş ölçüde faydalanılmış. Nakarat da tam bir party rap nakaratı olmuş. Alem DM bu şarkıda onu, onun rap'ini veya genel olarak rap'i beğenmeyen kimseleri eleştirmiş. “Bu yeni dersimi takıp kulağına deli verse'ümü gör” cümlesi oldukça iddialı. Alem DM'in burada kullandığı “ders” kelimesini rap'lerinin hem teknik anlamda iyi olması hem de çoğunlukla didaktizm içermesi bakımından çift yönlü düşünebiliriz. (Bu tarz ifadeler önceki albümlerde de geçmişti; örneğin “Adrenalin Modu”nda “Parçalar olacak size rehber” deniyor.) Şarkıda “yalnızlık çığlıklarının sesi tenor” denerek de önemli bir meseleye işaret edilmiş. “İşin içine fal bulaşırsa olursun mal.” cümlesi de dikkat çekici. Fallarda geleceğe dair söylenenlerin bir kısmı gerçekleşebiliyor tabii; ama fal baktırmak insanların belli hedeflere odaklanıp “Ele geçecek mi, geçmeyecek mi” merakıyla yaşamasına sebep olan bir meşgale hâlini alabiliyor. Fallar henüz gelmemiş olan bir mutluluğun fikriyle avunma vesilesi oluyor ve insanlar da bu sebeple fala yöneliyor. Bunun kimi zaman ciddi bir ihtiyaç olabileceği ve umutsuzluk batağına saplanmış bir kişiye bir nebze ferahlık verebileceği gözden kaçırılmaması gereken bir husus; ama fazlası da insanın kendine yeterlik duygusunu ve psikolojisini olumsuz etkileyebilir.

        Şarkının sonradan ufak bir remix versiyonu yayınlandı; ama orijinal beat daha güzel diyebiliriz.
7,5/10

        3- “E Yani”

        Üsttekilere benzer yapıda bir şarkıyla devam ediyoruz. Bu şarkıda da party rap'e elverişli bir beat var ve Alem de ritmin akışına kendini bıraktığı ve ses benzerliklerinden sık yararlandığı sözler yazmış. Şarkıda müziğin ve nakaratın öne geçtiğini söyleyebiliriz.

        İlk verse'te geçen “Anarşistim diyen kafada var kist.” sözü üzerinde durmamız gerek. Anarşizm, ideal düzen arayışıyla ortaya çıkan ve kendi içinde farklı yorumları bulunan bir felsefi akım ise de bu kelimenin felsefi terminolojiden uzak, olumsuz bir çağrışımı da vardır:

        “Anarşizmi toplumsal ve politik bir doktrin olarak görenler arasında bile kafa karışıklığı vardır. Yanlış bir şekilde, anarşizm, nihilizm ve terörizm ile sık sık eş tutulur ve sözlüklerin çoğunda anarşistin en az iki tanımı bulunur. Tanımlardan biri anarşisti özgürlüğün yaşayabilmesi için hükümetin yok olması gerektiğine inanan biri olarak sunar. Diğeri ise, yıktığı düzenin yerine hiçbir şey getirmeyen bir düzensizlik teşvikçisi olarak ele alır. Popüler düşüncede ikinci tanım çok daha yaygındır. (...) Popüler söylemde anarşi kötücül kaostur.

        Ancak kötücül kaosun, toplumsal teorileri hep anarşist diye nitelenen Tolstoy ve Godwin, Thoreau ve Kropotkin gibi insanların niyetlerinden çok uzak olduğu açıktır.” (George Woodcock, Anarşizm / Bir Düşünce ve Hareketin Tarihi [Çev. Alev Türker], Kaos Yayınları, 2. baskı, 1997, s. 13-14.)

        Felsefi bir akım olan anarşizmin de tartışmaya açık yönleri olmakla birlikte, Alem'in daha ziyade ikinci anlamı kastettiğini düşünebiliriz. Perde albümünü analiz ederken değindiğimiz Aylaklar romanındaki Şükrü karakteri de ikinci anlamda anarşist (nihilist) bir tiplemedir. Köşk ahalisinden Dündar Bey ile girdiği bir konuşma onun bu özelliğini yansıtır:

        Şükrü, '(...) Bugün Muammer'i de götürdüğüm evdeki gençler ne yapıyorlardı biliyor musunuz? Başkaldırıyorlardı topluma, toplumun bütün kofluklarına, çürüklerine... İçerek, öpüşerek, yatarak, dans ederek başkaldırıyorlardı.'

        Dündar Bey, 'Meşrutiyetten bu yana ihtilal anlayışı çok değişmiş demek,' dedi. 'Biz, aç kalarak ihtilal ederdik, şimdi kızlı erkekli içki içerek başkaldırıyorlar... Sen buna gerçekten inanıyor musun?'

        Şükrü, 'İnanmaktan nefret ederim ben,' dedi. 'Bunların hepsinin anlamı değişecek, her şey yeniden kurulacak. O güne değin iteceğim bütün değerleri, tekmeleyeceğim.'

        Dündar Bey, Davut Bey'e döndü:

        'Bizim anarşistlik dediğimiz değil mi bu Davut?' diye sordu.” (Melih Cevdet Anday, Aylaklar, Everest Yayınları, 2. baskı, Mayıs 2016, s. 106-107.)

        Anarşistliği bu bağlamda düşünürsek Alem'e hak vermemiz kaçınılmaz.

        Şarkıya dönecek olursak; Alem DM nakaratta “İyi diyo'n ama yok destek abi” diyerek dinleyicilere sitemde bulunmuş. Bu tür sitemlere Türkçe rap'te sık yer verilebilmekte; müzikten para kazanma işinin internet tıklanmaları yerine albüm satışı ve konser gelirlerine endeksli olduğu dönemde bu tür sitemler daha yoğun oluyordu. Elbette bu sitemler yalnızca maddi bağlamda olmuyordu, insanların dinledikleri sanatçıları çevrelerine önermesi beklentisi vardı ve hâlâ var. Günümüzde de trendlere girme gibi bir kaygıyla, çok büyük bölümü okunamayacak olan yorumların yapılması talebi söz konusu olabiliyor. Bir şarkı altında binlerce yoruma yer verilmesi yalnızca şarkının trendlerde üst sıralara çıkmasını sağlayabiliyor; ancak bu da birbirinin benzeri binlerce yorumun yapılmasına ve pek çok yorumun -aralarında nitelikli olanlar da olduğu hâlde- fark edilememe bataklığında yok olup gitmesine sebebiyet veriyor. Bu da insan aklı ve düşüncesine kıymet verilmeyişin bir diğer tezahürü aslında. Bu durum, bir şekilde denge noktasından sapmış bir gidişatın o gidişat içerisinde kendilerine yol bulmaya çalışan insanları dengesizliğe sevk etmesi şeklinde yaşanıyor tabii ki; yoksa herkes bu durumu onaylayarak böyle davranıyor demek istemiyoruz. Alem DM de müzik endüstrisinin geldiği bu noktayı onaylamayanlardan olduğu için “Ucuz mal hesabı müzik hâli, uymaz hiç bana bu.” diyor. Başka bir şarkısında da sitemlerinin yanlış anlaşılmaması adına şunları söylüyor: “Bu konuları sana bahsetmem kafanı karıştırmasın, bunu kastetmem.” (“Beklersin Sonra”). Müziğinin geniş kitlelere bir çeşit tüketim maddesi hâlinde ulaşmasındansa söyledikleri üzerinde düşünecek az ve öz kitleye ulaşmayı yeğlediğini de şu şekilde belirtiyor: “Gerek yok, az kişiyle daha özelim / Akıllı beyinleri hissedince daha güzelim.” (“Beni Bana Sorma”).
6/10

        4- “Farket”

        Beat'i önceki şarkılardan biraz daha melodik olan bir şarkı “Farket”. Parçada özellikle ikinci verse'ün öne geçtiğini söyleyebiliriz. Alem DM bu şarkıda “Amaçsız güzergâhın adını freestyle mı koydular?” demiş. Freestyle, rapçilerin ikişer ikişer eşleştirildiği ve birbirlerine rap'leriyle üstün gelmeye çalıştıkları doğaçlama bir atışma türü. Bu atışmalarda çok küfrediliyor ve doğaçlama oldukları için rap'in ölçütlerinden (içerik, rhyme, flow) ziyade iyi (!) laf sokmak başarı ölçütü olabiliyor; Alem DM de işin bu noktasını eleştirmiş. “Filozof deneylerinde faresiniz insan olduğunu düşünen belki de.” cümlesi de dikkat çekici. “Neyin peşindesin ki sistem karşısında; hikâye.” denerek de bireyin sistem karşısında pek de varlık gösteremediği acı hakikatine değinilmiş. Çok sivrilmiyor olsa da güzel bir şarkı.
7,5/10

        5- “For My Alone”

        Gerek beat, gerek sözler açısından ilk üç şarkıya benzetebileceğimiz bir şarkı. Alem nakaratta İngilizce sözler de kullanmış ve böylece albüme farklı bir tat katmış. Özellikle ikinci verse çok iyi. Konunun dağınık işlenmesi ve müziğin çok sivrilmemesi şarkıyı aşağı çekmiş diyebiliriz (Bu husus albümdeki benzer şarkılar için de geçerli.).
6,5/10

        6- “Tükenir An”

        “Tükenir An” Alem DM'in en bilinen şarkısı ve yanılmıyorsak bilindik bir müziği var. Alem, müziğin atmosferine ve ritmine epey uyumlu sözler yazmış. Müziğin etkisiyle sosyal mesajların biraz geri plana çekildiğini görüyoruz; daha çok bireysel yaşantı üzerine sözler var. Müziğin inişe geçtiği yerde de sözleri duygusal plana çekerek güzel bir etki yaratıyor Alem. Dinleyeni alıp götüren bir şarkı.

        Alem DM sonradan bu şarkının bir de remix'ini yayınladı; müzikal açıdan orijinalin tadını vermese de epey farklı bir karakteri var, nakarattaki ses efekti de hoş bir detay.
10/10

        7- “Eksiler”

        Alem DM'in rapçiler ve genellikle pop müzik dinleyenler hakkındaki eleştirilerini içeren bir şarkı “Eksiler”. Altına imza atılacak tespitler yapılan şarkının özellikle ikinci verse'ü çok sağlam.
8/10

        8- “Oluyor”

        “Oluyor” albümün tek melankolik şarkısı, bu açıdan albümde güzide bir yeri var. Hoş ve yatıştırıcı bir müziği var, sözlerin genellikle aynı redif üzerinde gitmesi de iyi olmuş. “Tükenir An”la birlikte albümün zirve şarkılarından.
10/10

        9- “Koşup Sonra Dur”

        Flow açısından oldukça iyi bir şarkı olan “Koşup Sonra Dur”; “Düzenin Sonu Yok” ve “For My Alone” minvalinde bir şarkı diyebiliriz. Nakarat oldukça hoş, albümün en iyi nakaratlarından.
7/10

        10- “Organize İşler”

        Albümün flex ve flow açısından en sağlam şarkısı “Organize İşler”; ama biraz kısa ve nakarat da orta düzey. “Bir köşede oturabilirim ya da paranın içinde yüzebilirim / Kişiliğim değişmeyecek yemin edebilirim / Benim diyen çoğunun işini bitirebilirim.” kısmı oldukça iddialı olmuş. İnsan kendi kişiliğinin değişmeyeceğini sansa da bazı dönüm noktalarında -hatta dönüm noktası olmasına da gerek yok- kendisinden beklemediği davranışlar sergileyebiliyor. Hep aynı insan olarak kaldığını sanabiliyor ama az ya da çok değişiyor. Bununla birlikte, Alem DM'in değişmemekten kastı sanat anlayışından ödün vermemek; bu da güzel bir ilke.
8/10

        11- “Yeni Moda Trip”

        Battle rap'le party rap'in harmanlandığı “Yeni Moda Trip”, albümdeki en güzel müziğe sahip şarkılardan, ayrıca en sert sözler barındıran şarkı olmuş. Sanatçı muhtemelen kendisini eleştiren ve rap'i onun kadar iyi icra etmediğini düşündüğü kimse ya da kimseleri eleştirmiş bu parçada. “Erkekliğinden bahsettiğin parçalar rezil”, “Düşünmeden yaşayan insanlardan nefret ettiğim de doğrudur”, “Dilin kafandan büyük”, “Toplatılan boş beyinler olmuş ordu kalabalık / Her biri bir fıçı turşu içindeki salatalık” gibi tokat niteliğinde sözler var. “Üstadım da hiçbir kimse değil” de iddialı bir cümle. Elbette her sanatçının örnek aldığı şahsiyetler vardır, ama örnek almak ile izinden gitmek olguları biraz farklı; Alem DM de “Örnek aldığım kimse yok.” yerine “İzinden gittiğim kimse yok.” demek istemiş olmalı.
7/10

        12- “Deli Dediler (Remix)”

        Alem DM “Deli Dediler”in orijinal hâlini albümün başına, remix'i de sona koyarak bir çeşit intro-outro etkisi yaratmış. Yukarıda da belirttiğimiz gibi, remix orijinal versiyona göre biraz daha melodik olmuş. Remix versiyon albümde daha çok sivrilen bir parçaya da yapılabilirdi; nitekim sonradan “Tükenir An” ve “Düzenin Sonu Yok” parçalarına birer remix yapıldı. Bu versiyona tekrar puan vermeye gerek yok.
0/0

        Albüm Ortalaması: 7,5

        Studio Kliniği, aldığı puanla Aynen albümünün biraz, Perde albümününse epey gerisinde kalıyor. Alem DM bu albümde farklı bir tarz denemiş; genellikle fazla melodik olmayan beat'ler kullanmış. Sosyal mesaj kaygısını bir yana bırakmasa da bazı parçalarda konuları -ritmin ve ses benzerliklerinin de sevkiyle- biraz dağınık işlemesi neticesinde dinleyiciyi önceki albümler kadar rahat yakalamayan bir albüm ortaya çıkmış diyebiliriz. Farklı şarkıların farklı yönleriyle sivrilmesi (“Tükenir An” enerjisiyle, “Organize İşler” tansiyonuyla, “Eksiler” protestliğiyle, “Oluyor” melankolikliğiyle, “Yeni Moda Trip” sertliğiyle... öne çıkıyor.) ve iki parçanın tam not alması albümü ayakta tutan özellikler olmuş diyebiliriz. Alem DM diskografisi içinde nispeten zayıf kalan bir albüm olsa da kendine has bir tada sahip olması açısından önemli bir albüm.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder